Uzun zamandır bugünkü kadar iğrenç bir gün geçirmemiştim.
Sonra Seda Sayan'a rastladım, alla alla bayram yapıyorlar dedim ve koltukta oturan bal mumu mudur nedir ondan yapılmış Atatürk'ü gördüm, yine dellendim.
Sonra köpek dövüşüyle ilgili bir site gördüm yine delirdim. Hee onu yazmadım buraya. Puck-Robin yazmış, onun sayesinde böyle iğrenç bir siteden haberdar oldum. Sonra bunu FriendFeed'e yazdım, birkaç sitede konuyu araştırdım, Facebook denilen zımbırtı belki bir kez olsun işime yarar diye orada ilgili gruplar buldum, bilen birileri varsa bilgi alayım diye.. Hiçbirinden ses gelmedi. FF'de, şikayet etmekten bahsedildi, sayfayı açtım. İlk önce bunun sitenin yasaklanmasıyla ilgili olduğunu idrak edemedim o sinirle. Sonra bir telefon geldi. Uzun sürdü görüşme, o sırada durmamış düşünmüşüm demek ki, sonra bu şikayet işinin ne olduğunu idrak edip şikayet etmekten vazgeçtim. Site yasaklanmasına karşı olup da şimdi bunu yapmak ne ki hacı demezler mi adama.? Derler zaten demişler de. Ben bilgisayar başından kalkınca o arada yazılmış bu. Neyse ki ucuz atlattım böyle bir hatadan döndüm. Gerçi hatalı da sayılmazdım da sadece ikiyüzlü olurdum, bunu da istemem.
Sonra bu köpek dövüşü işinden sonra, Tayyip Erdoğan, madencilerden teşekkür beklediğini söylemiş. Onu öğrendim. Bir de buna üzüldüm, kızdım, köpürdü ağzım yüzüm.
Sonra ana haber bültenlerinde yine, internet sitemizden takip edebilirsiniz Zonguldak'taki gelişmeleri'yle yetinildiğini görünce yine cinnetin eşiğine geldim. Yetmiyor işte, ilk haber bu olmamalı mı şimdi?
Bunların hepsini aynı gün içinde yaşayıp hepsine ayrı ayrı sinirlenip küpten küpe atınca kendimi, dengem şaştı..
Şu şartlar altında habire çocuk doğuranların da aklına şaşarım, "Ne bencil insanlarsınız siz" derim onlara.
İğrençti iğrençti, berbat bir gündü. Bunlara üzüldüğüm, hatta başımı sabahtan beri ağrıtacak kadar kafaya taktığım için mal olan ben miyim, yoksa bu insanlarda mı mallık çözemedim. Çözersem rahatlayacağım ama onu biliyorum.
-
4 yorum:
Mayıs, esnafın da kan ağladığı bir ay oldu bu sene. Ne ay sonu geliyor ne geçen ayın açıkları kapanıyor..
üstünden kaç gün geçmiş hala futbol konuşuluyor, daha önemli şeyler var bu ülkede diye düşünüyordum. ama sonra farkettim ki aslında bu insanlar akıllı. çünkü tek dertleri bilica'nın kazdığı çukur mesela... ne güzel hayat. toplumsal olaylara ne kadar hassas olsak da, bu ülkede kendi sesimizi yine kendimiz duyuyoruz ve cahil kesim memleketin gidişatını belirlediği sürece de bu değişmeyecek. münevver karabulut cinayetinin etkisini ben "aylarca" üstümden atamamıştım. beni çok derinden etkilemişti. haberleri okuyup kafayı yiyordum ama katili yakalaması gereken adam "kız çocuğunu o saatte salmasalardı" diye demeç vermekten çekinmedi. şehit haberleri bütün günümün mahvolmasına yeterken, başımızdaki adam onlara "kelle" diyor. şimdi de teşekkür bekliyor maden işçilerinden. teşekkür nedir ya?! işini gücünü bırakıp geldi heralde.. başbakansın sen, ne teşekkürü?!
artık olan bitenden uzak kalmaya çalışıyorum yoksa hakikaten psikoloji falan kalmayacak. gerçi ne kadar uzak kalmaya çalışsam da illa haberleri alıyorum ve meraktan okumaya başlıyorum. kaçış yok. bunları kafaya takmak mallık değil. ama bu ülkede çok fazla mal var, kesinlikle.
@ortakarar
Gerçekten bu sene bu aydan hayır beklemiyorum şu saatten sonra. Kötü oldu çok kötü oldu.
@Montevida
Kaçmaya karar verdim ben de, en azından biraz. Yoksa dünkü gibi bir günü daha kaldıramam hele de peş peşe..
Bir de ben kafayı gözü yerken bazıları hiç ses çıkarmıyor ya o çok dokunuyor. Demek ki mal benim kimseden ses yok diye düşünüyorum..
Kaçsak da kovalar bu haberler insanı. Fark edebilene hayat zor, Türkiye'de yaşamak zor. Zor da zor..!
Yorum Gönder