27 Mart 2009

Otomatik İletiyle Konuşmak


Geçen yaz oldu bu olay. Çok sevgili ama fazlaca şapşal bir arkadaşla otomatik iletim arasında geçen diyalog:

pippi'nin oto-iletisi: kahvaltıdayım..
şapşal arkadaş: afiyet olsun. bize gelsene.
pippi'nin oto-iletisi: kahvaltıdayım..
şapşal arkadaş: zaten şimdi demiyorum bir gün gel işte
pippi'nin oto-iletisi: kahvaltıdayım..
şapşal arkadaş: tamam canım afiyet olsun. ben çıkıyorum görüşürüz. bir şey diyor musun?
pippi'nin oto-iletisi: kahvaltıdayım..
şapşal arkadaş: tamam o zaman görüşürüz sonra.

O zamandan beri aramıyor sanırım küstü. :)

Bir Ebeveyn Olarak Pippi Haşmet


Anket gönderilmiş ben de cevaplıyorum, bakalım:

1-Çocuk yürümeyi ne kadar erken öğrenirse o kadar iyi terbiye edilir.

A) Hiç uygun bulmuyorum.
B) Biraz uygun buluyorum.
C) Oldukça uygun buluyorum.
Ç) Çok uygun buluyorum.
D) Ne desem bilemiyorum.
(ahaa kafiye yapmışlar helal valla. Gerçi son şıkkı Şuşu kendisi eklemiş ama o da uyumlu. Zengin kafiye, şart olsun.)

Niye..! Lan arkadaş, buna diğer şıkları işaretleyenleri anlamam. Sana ne, ne zaman yürürse yürür sen işine bak. Dayım 5 yaşında mı ne konuşmuş mesela, şimdi de hiç susmuyor mübarek. Bugün yürümez yarın koşar Allah'ın izniyle. Çocuk bu, düşe kalka büyür. Ne ilgisi var terbiyesiyle.. Bu kesin çocuğu doğru düzgün şekillendirme potansiyeli taşımayan ana babaların işidir. "Ayy Fazilet hanım, aslında evde böyle değildir bu, geç yürüdü de ondan biz terbiyesini şeyttiremedik.." Elinin körü..!

2-Bütün zamanını çocuklarıyla geçirmek, bir kadına kanadı kopmuş kuş duygusu verir.

A) Hiç uygun bulmuyorum.
B) Biraz uygun buluyorum.
C) Oldukça uygun buluyorum.
Ç) Çok uygun buluyorum.
D) Ne desem bilemiyorum.

Soruya bak, romantik soru. Kim hazırlıyor acaba bunları. Kanadı kopmuş kuş.. ehehe hiç güleceğim yoktu. Melankoliye bağlamış biri feci şekilde.
O senin saçmalığın olurdu herhalde, çocuk dediğin her dem eğlenceli bir şey. Onunla yaşlanmamayı öğreneceksin bir kerem.. Sürekli hareket halinde olmanı kasdetmiyorum ama o da var tabii. Sen emekli maaşının bu ay ne kadar yatacağını düşünürken o eve sevgilisini getirip müzik dinleme bahanesiyle odasına kapanacak sen de kapı dinleyeceksin, elinde pasta börekle odaya baskın düzenleyeceksin. Nerde var bu hareket.!?

3-Kendi haklarına sahip olabilmesi için, bazen bir kadının kocasını terslemesi gerekir.

A) Hiç uygun bulmuyorum.
B) Biraz uygun buluyorum.
C) Oldukça uygun buluyorum.
Ç) Çok uygun buluyorum.
D) Ne desem bilemiyorum.

Bunları da ben anlatıyorum millete. Hakkınızı almak için kimseyi terslemenize gerek yok. Öncelikle evlilik demirden leblebi saçmalığını unutun. Demirden leblebi mi olurmuş.. İlk aşama, haklarınızı siz mücadele etmeden size sunan, sunmasına gerek yok da bunun muhabbetini bile yapmayacak zekada bir koca bulmak lazım. Yok bulamıyor musun, çok da lülü.. Evlenmek zorunda mıyız, neyse bunlar tabii testi kırılmadan önce yapılacaklar. Testi derken Nasrettin Hoca'nın testisinden bahsediyorum. Diyelim ki kırıldı anlayışsız bir adamla evlendiniz ya da adam normaldi ama evlilik cüzdanını görünce tapu zannetti, hayır yani oluyor, çıkıyor böyle salaklar. Evet o zaman tane tane, karşıdakinin bir idiot olduğunu düşünerek izah edilecek her şey.. yok olmadı mı, o zaman tersleyin.. ehehe şaka. Terslemek yok. Bir kadına yakışmaz, tenezzül etmeye değmez. Basın gitsin ya aman çok mu dert? Her yer karşı cins dolu, Desti izdivaç'a çıkan 80'lik amcaları teyzeleri gördükten sonra böyle düşünüyorum evet.

4-Akıllı bir kadın, bebeğin doğumundan önce ve sonra yalnız kalmamak için elinden geleni yapmalıdır.

A) Hiç uygun bulmuyorum.
B) Biraz uygun buluyorum.
C) Oldukça uygun buluyorum.
Ç) Çok uygun buluyorum.
D) Ne desem bilemiyorum.


Ne desem bilemiyorum çünkü bir halt anlamadım. Ki soru aslında böyle de değildi. Bu, sorunun düzeltilmiş hali. Soruda diyordu ki, "yeni bir bebeğin doğumundan..." Eskiden doğmuş bir bebek düşünüyorum gözlerim kapalı... Soruyu anlamadım hocam valla bir halt anlamadım. Yalnız derken bebeği mi satacağım yoksa adamı mı? Adam gitti diyelim yalnız kalmamak için eve erkek mi atmalı? Eğer öyleyse pek eğlencelisin sen bebeğim..

5-Eğer anneler dileklerinin kabul edileceğini bilselerdi, babaların daha anlayışlı olmalarını dilerlerdi.

A) Hiç uygun bulmuyorum.
B) Biraz uygun buluyorum.
C) Oldukça uygun buluyorum.
Ç) Çok uygun buluyorum.
D) Ne desem bilemiyorum.

Ne desem bilemiyorum çünkü anne kim baba kim.? Hadi bizde kalsın izan, anladım anladım. Bazı kadınlar erkeklerin anlayışsız olduğundan yakınıyorlar doğru da, benim onlara vereceğim 3 saatlik ders bu durumu ortadan kaldırmaya yeter. Karşıdakini eğitmek istiyorlarsa uygulamaları gereken birkaç teknik var bu kadar. Dilek hakkını boşa harcamaya gerek yok. Hem bu kadınlar salak mı, ne diye dürüst, namuslu, anlayışlı, yakışıklı, sadık falan fişman yeni bir koca istemiyorlar da elindekileri düzeltmeye çalışıyorlar..

6-Çocuklar bencil olduklarında, sürekli bir şeyler istediklerinde, annenin tepesinin atması çok normaldir.

A) Hiç uygun bulmuyorum.
B) Biraz uygun buluyorum.
C) Oldukça uygun buluyorum.
Ç) Çok uygun buluyorum.
D) Ne desem bilemiyorum.

Allam kim kurmuş bu cümleleri.? Okulun rehberlik hocası mı, Milli Eğitim mi çatlayacağım şimdi. Annenin tepesinin atması.. Ehehe deyim kullanacakmış da işte denk gelmemiş. Tepesinin tası atmak şeklinde. Ama böyle anketlerde deyim meyim kullanılmaz pek. Neyse "Ne desem bilemiyorum" dedim çünküüü ben bu cümleleri anlamıyorum. Tepesi atar tabii sinirlenmesi gayet normal. Misal arkadaş anlatmıştı çocuğun biri, istediği alınana kadar sürekli "İstiyorum" diyormuş. Dayanabilir mi buna bir insan? Ama burda önemli olan nokta öfke kontrolü.. Duymayacaksınnnn, görmeyeceksin, bilmeyeceksin.. O devam edecek.. Ama tabii hemen susmasını, isteğinden vazgeçmesini bekleme, önce ağlıyorsa sesini yükseltecek, belki bir yerleri kırıp dökecek ama sonunda susacak ve isteklerini bu saçmalıkları yaparak elde edemeyeceğini anlayacak. Olay budur. O yüzden anne sinirinden çatlasa da patlasa da bunu çocuğa belli etmeyecek.

Anamm bitti.. Tam da alışmıştım, engin tecrübelerimi dökmüştüm ortalığa.. Neyse...