4 Nisan 2009

Piknik Maceralarım


Her şey beni bulur zaten. Ne zaman sokağa çıksam başıma illa bir şey gelir.
Geçen gece aklıma ailecek gittiğimiz piknikler geldi. Hepsi ayrı bir macera hangisini anlatsam dedim en iyisi aklıma gelenleri sıralayayım millet piknik görsün.
Ben çocukluğumdan beri su dolu çukurları pek severim illa düşerim. Bu çukurlar yaşım ilerledikçe büyüdü. Bir keresinde bir köye gitmiştik ayyy hatırlamak istemiyorum esasında. Eteğim, cici çorabımla ceylan gibi sekiyordum köyün içinde. Noldu ama nolduuu? Köyde yerini benden gayrı herkesin bildiği bataklığa düştüm. Bildiğin bataklık. Tabii Afrika'dakiler gibi dibine çekmedi beni ama belime kadar battım kurtarmasalardı daha da giderdim zira acayip bir merak vardı içimde "Acaba dibinde ne var, daha ne kadar gideceğim.?" Annemler kurtardı beni, de çok sorumluluk sahibi ebeveynlerim olduğu için atıverdiler arabanın içine, kendileri köy turuna devam ettiler, iyi mi? Islağım bir de.. Götüm başım dondu hep.

Yine aynı ben bir başka köye gittiğimizde yine düştüm. Üstelik ısrarla beyaz külotlu çorap giymek istemiştim. Süslüydüm o zamanlar. Anam garip anam da demişti "Kızım sen sersemsin kesin düşersin, kalırsın sonra ıslak ıslak". Nitekim işte anam haklı çıktı bir güzel dereye düştüm. Ama iyi ki de düştüm. Dereye düşmedim şu hayatta demem hiç olmazsa..
Bu kadar su seven ben, banyo yapmaktan da deli gibi kaçardım. Babam bir kere banyoya fırlatmıştı beni. Kaygan zeminde artistik patinaj yaparak kıç üstü oturmuştum. Bir de her banyo o kadar çok çitilerlerdi ki beni, küpemi kaybederdim. Ya işte çok çitileyince düşüyor bu arkadaşım azcık dikkat etsenize. Yok illa çitileyecekler. Şimdiki gibi hadi duşa gireyim de bir ferahlayayım yok o zamanlar. Banyo sobası yanıyor, kıpkırmızı olana kadar kırklıyorlar seni. Doğduğuma doğacağıma pişman oldum her pazar. Hele merdaneli çamaşır makinesi sesi kabusum olmuştur. Gece rüyalarıma giriyor o ses.
He piknik diyorduk.. İki sene oldu komşumuz bir aile var acayip severiz birbirimizi. Hadi dedik pikniğe gidelim. Gittik anam ne kepazelikler oldu o piknikte. Bir de ne zaman pikniğe gitse regl olanlar var ki hiç bahsetmiyorum onun kim olduğundan. Heh benim yeğen o zaman 7 yaşındaydı.. Kardeşimle beraber ona doğayı tanıtıyoruz güya.. Steve Irwın'den el almışım sanki. Değişik bir çiçek gördük:

-Aa bak Pippiyeğeni, ne güzel çiçek değil mi?
-Evet ne güzel, ezeyim mi?

Ezeyim mi derken ayağını da kaldırmıştı, ez diyeceğimizden emindi yani. Hey allam, hayatımda hiç öyle şok yaşadığımı hatırlamıyorum. Bir dudağım yere indi bir dudağım göğe çıktı resmen. Kardeşimin durumu da aynıydı. O gün karar aldık. Hayatta çocuk yapmayacağız.
Aynı pikniğin sonuna geldik oynaya oynaya, balık tutamaya tutamaya. Hava karardı. Gideceğiz artık, yavaştan toparlandık. Yaşlılara hizmet olsun diye babam arabayı bize yaklaştırmak için hareket ederken farları bir açtı.. Ahaa komşumuzun oğlu..! Napıyor? İşiyor.. E.'nin kardeşiyle biz yerlere yattık gülmekten. Hemen çekti fermuarı. Ee tabi o kadar içerse olacağı o. Ayy yüzüne bakınca aklıma geliyor bu işime olayı.

Bir keresinde de Bursa'dan misafirlerimiz geldi. Oynak bir kadın. Tutturdu mantı yapacağız. Allam piknikte mantı yapılır mı, mantıklı mı bu? Alırsın domates, soğan yersin ısıra ısıra. Yok dedi. Annemler de sağ olsunlar pek misafirperverler hadi yapalım bari dediler. Hazır mantı yok o zaman. Aldık malzemeleri gittik. Annemler açıyor yengem kıymasını dolduracak. Kıyma tenceresinin ağzını açık bırakmış bizimkilerden biri. Hey maşallah.. Karıncalar yuva yapmış kıymaya. Erkeklere iletildi durum. Yok bir şey yok o da et yeriz biz demezler mi? O zamanlar erkeklerin ne kadar midesiz olduğunu idrak edemediğim zamanlardı. Ne şaşırmıştım. Karıncalı karıncalı yediler mantıyı. Ben yiyemedim tabii.

Burdan ne tür bir ders çıkarmamız gerekiyor. Valla benim çıkardığım en genel ders pippi haşmet evden dışarı çıkmasın. Onun dışında piknikte mantı yapılmaz çünkü hiç mantıklı değil bu. Piknikte çişinizi yaparken etrafınızı iyice kontrol edin birden spotlar açılabilir ve seyirciler alkış patlatıverir. Oynak misafirlerin aklına uymayın. Banyoda küçük kızları çitilemeyin küpeleri düşüyor. Her zaman önünüzde yürüyen biri olsun bataklığa düşebilirsiniz mazallah.

Mansur Ark


Evet bir ergen aşkı ile daha tanışıyoruz.
Ben vallahi de billahi de bayılıyordum bu adama. Konuşması, mimikleri, sesi, şarkıları... Her şeyiyle etkiliyordu beni allah için. Böyle masum adam mı kaldı piyasada. Anam yanaklarını mıncırası geliyor insanın. Nerelerde şimdi bilmiyorum ama yeni albüm yakında diyor web sitesinde. Bakalım bekliyorum ben de.. Tarzı olan şarkıcının kalmadığı şu günlerde lazım bize Mansur Ark. Esmer şekerim benim...!
Sana demedim mi sana demedim mi eridiğimi sanaaa demedim mi..!?