28 Mart 2009

İhtiyaç Yayıncılık

Malum bilen bilir, ben de KPSS mağduruyum çoğu öğretmen adayı gibi. Haziranda olacak imtihana hazırlanıyorum. Eğitim mezunu olduğum için iki oturuma gireceğim. Girmekle ilgili espiri yapmayacağım burda. Neyse ilk oturum 9'da oluyordu sanırım. Genel Yetenek Genel Kültür, 120 soru Türkçe, Matematik, Vatandaşlık, Tarih, Coğrafya. İkinci oturum da 2'de başlıyordu sanırım. O da 120 soru Eğitim Bilimleri: Program Geliştirme, Gelişim Psikolojisi, Öğrenme Psikolojisi, Öğretim Yöntem ve Teknikleri, Ölçme ve Değerlendirme, Rehberlik.
Çalışma esaslarını bildiğim halde uygulama özürlüyüm kaç senelik öğrenci olduğum için kendi çalışma yöntemimi geliştirmiş bulunuyorum. Ama yine de bilinmesi gereken bir şey var. Azar azar her gün çalışmak esas mesela. Ben bunu yapamıyorum ama olsun. Bende garip bir şey var bu çoğunlukta böyle değil mesela. Herkes en çok ne kadar yapabilirsem o kadar yapmalıyım diye çalışıyor ama ben hesaplıyorum. Şu kadar yapsam bana yeter deyip zamanımı buna göre ayarlıyorum. Mesela ÖSS böyle oldu. Nerede okuyacağımı hangi bölümde okuyacağımı biliyordum. Her gün çalışıp kendimi heba etmeme gerek yoktu. Zaten lise boyunca o derslerde anam yeterince ağlak olmuştu. Neyse işte nitekim çalışmam gereken matematik konularını çalıştım ve 334'le istediğim bölüme yerleştim. Gerçi ben son zamanlarda biraz abartmıştım sanırım, denemelerde 360ları buluyordum kısmet işte yine hesapladığım gibi oldu bölüme gayet de güzel bir sıradan girdim zaten 3 tercihim mi vardı ne, yerleşmesem zıçmıştım ehehe :)
Geçen sene KPSS'de de böyle oldu. 78 alsam sözleşmeli gidiyordum bir önceki seneye göre. Son denemelerde 80-82 de olmuştu tamam dedim yeterli kızım sakin ol. Son bir ay çalışmayla gayet de iyi bir puandı aslında. Sınav sonuçları geldi, 78 aldım evet ama MEB sağ olsun 400 küsür Türkçe Öğretmeni alıyoruz deyince barajı da 80 yapınca bir halt olmadı o puan. Bu sene gözümü biraz yükseklere diktim bakalım 85-90 arası almam lazım. Şimdi onun için çalışıyorum.
Geçen sene Genel Yetenek-Genel Kültür çalışmalarını Final dergilerinden hallettim. Eğitim Bilimlerini de İhtiyaç'tan. Allam konular bu kadar mı güzel anlatılır. Gerçekten büyülendim. Bu işi çok iyi bildikleri kesin. Kitaplarını görseniz zaten anlarsınız. Sürekli örneklerle, küçük vakalarla mükemmel işliyorlar yani anlattıkları konuları önce kendileri uyguluyorlar. Bir de her konu için ayrı kitap hazırlıyorlar mesela Program Geliştirme kitabı ayrı, Rehberlik kitabı ayrı, set halinde satılıyor. Bu o kadar beğenildi ki bu sene bütün yayınlar aynı şekilde basılmış. İhtiyaç o kadar mükemmel ki bunu sınavdan sonra bir kez daha anladım. Geçen seneki Eğitim bilimleri sınavında tam 13 soruda hata olduğunu keşfedip dava açtılar, puanlarda bir değişiklik oldu mu olmadı mı takip etmedim bilmiyorum ama bu çabaları benim gözümde 10 üzerinden 10'du.
Eğitim Bilimleri çalışmak isteyen İhtiyaç'tan çalışmalı kesinlikle. Bu sene Genel Yetenek Genel Kültür kitaplarını da İhtiyaç aldım. Elimde Final Soru Bankası, Güvender Konu Anlatımı falan var ama planım diğerlerinin sadece sorularını çözmek konuları İhtiyaç'tan çalışacağım. Tavsiyem İhtiyaç'tan vazgeçilmemesi.
Gerçekten teşekkür ediyorum ya böyle nasıl desem çok seviyorum İhtiyaç Yayıncılık seni..


Acayip bir reklam izlediniz şimdi sizi "İpsiz Adam Hulahop Çeviriyor" adlı belgesel filmle baş başa bırakıyorum. İyi seyirler.

İsviçre Çakısı Sevgili


-Öncelikle isviçre çakısı gibi olmalı. Her derde deva olacak. Ben yaparım sen yorma kendini diyecek her şeyi halledecek ama mükemmel olacak yaptığı iş. Bir şey danıştığımda en mantıklı çözümü o sunacak. Sakin olmam gerekiyorsa sakin kalmamı sağlayacak ama böyle pısırıkça değil. Höt höt de değil.

-Kesinlikle sonsuz bir sadakati olacak.

-"Kadın hakları deyip duruyorsun hadi öde şu hesabı ne olduu hakkı erkek adı mıymış" diyen bir tip sevgilim olamaz.

-Alışverişten nefret ettiğimi üstüme başıma bakıp anlamayan adama adam demem ben.

-Abidik gubidik arkadaşları olan insanları sevmem, herkesle mesafesi olmalı. Can ciğer kuzu sarması bir kız arkadaşı varsa benim için o adam yok olsa daha iyi zira o kız benden daha çok şey biliyor olacak hakkında ben buna tahammül edebileceğimi sanmıyorum. Evet manyağım ama bu böyle..

-Ev almakla evlenmek arasındaki farkı bilecek.

-Kalite ayrıntıda gizlidir. Ben ayrıntıları takip eden insanım, gözüme gözüme sokmasına gerek yok benim için yaptıklarını, ben alacağım bilgileri ayrıntıları takip ederek de alabilirim.

-Eski sevgililerden konuşup kimi zaman kendimizle dalga bile geçmeliyiz. Kompleksiz olmalı. Ukalalığa asla tahammül edemem.

-Sevilince poposu tavan yapmayacak.

-"Pınar nolduu Pınar nolduuu" demeyecek neye bozulduğumu anlayacak.

-Zorla kırmızı et yedirmeyecek, sevmek zorunda değilim canım senin her sevdiğini.

-Biraz kendine güven, biraz empati, anlayış, izan, fazlaca pratik zeka, biraz geniş düşünce, saygı maygı işte..

-Çekirdek çitleyen, sakız çiğneyen zat mümkünse benden uzak dursun.

-Karnım acıkınca yemek yerim, ben de insanım neticede. Tokum dememe rağmen burnuma burnuma yağlı mantı gösterilmesinden tiksinirim.

-Erkek gibi tükürmeyi öğretsin bana..! Bir de geminin burnunda "açeydim gollarımı gitme diyeydim" duruşu esas tabii.

-Romantik görünmek için yemeğe götürmesin. Denize karşı simit yiyelim. O, simite gevrek dese de olur :)

-Kucağına almasın ay çok da hafifmişsin sen demesin, boyumla ilgili espiri yapmasın bir espiri yapılacaksa ben yaparım o sadece "yok canım abartma" desin.

-Çiçek böcek işine hiç girmesin, o işte para yokmuş.

-Dokunmak için fırsat kollamasın, dokunamasın, taş olsun elleri.

-Yemek yapmayı biliyor musun sorusunu araya hemen sıkıştırmasın, fark etmedim sanmasın.

-Çevreye duyarlı olsun, ona aldığım çikolatanın ambalajını gitsin çöpe atsın.

-Defterden yaprak koparmasın. Kokulu silgi bağımlısı olmasın.

-Lilayla moru ayırt etsin ama bana söylemesin.

-Biri bana laf atınca, "Aa beyefendi oluyor mu ama böyle biri çıkıp sizin karınıza Brezilya'ya gidiyor sık sık dese ne yapardınız?" demesin.

-Başım ağrıyor, dişim ağrıyor, kuşum ağrıyor demesin. Erkek dediğin hastalanmaz. Ben bile mızmızlanmıyorum sana noluyor.

-Çişim geldi dediğimde anormal anormal bakmayacak. Çiş bu, muhtemelen 3 yaşımdan beri çişimi söylüyorum ben.

Üff bir sürü bir sürü bissürüüü...