23 Nisan 2012

Kirlisi Olan Getirsin Pazarları Boşum!


 Ben dün ilk kez çamaşır yıkadım. Öyle bir yıkadım ki 3 tur yaptım, o da yetmedi şimdi evdeki her şeyi tek tek koklayıp 4. tur için malzeme arayışındayım. 
Bence bana çamaşır yıkamayı öğretmek büyük bir hataydı ama bunu anlaması ne kadar zamanını alacak bilemiyorum. 

Ev işleri konusunda inanılmaz ama gerçekten inanılmaz bir tembelliğim var. Sırf yemek yapmamak için aç kalabilirim, sırf bulaşık çıkmasın diye tencereden yemek yiyebilirim, sırf fazla giysi kirlenmesin diye aynı şeyleri 3-4 gün üst üste giyebilirim. İçimdeki potansiyeli bildiğim için öğrenme konusunda istekli olmadığım şeyler vardı, bunlardan biri de çamaşır makinesini kullanmaktı. Meğer çok kolaymış, kaçtım kaçtım ama sonunda kaçamadım ve el oğlu bulaşık yıkarken ben de çamaşır yıkamak zorunda kaldım. 

Öyle hoşuma gitti ki delirmiş gibi her şey kirlensin diye bakıyorum şimdi. Dediğim gibi yakın zamanda pişman olacak ve "Yanlış öğretmişim sana, öyle değil, ben biliyorum doğrusunu bırak ben yapayım." diyecek.

Zaten evde elim sıcak suya bile değmiyor. Çamaşır, bulaşık, yemek her şey her şey onun elinde. "Sen üşürsün", "Sen yorgunsun yat dinlen, ben hazırlar çağırırım seni" Çoğu zaman çağırmayıp yatağıma kadar geliyor o yemek. 

Bugüne kadar evde yaptığım bir iki iş oldu. Biri farklı bir omlet deneyeceğim deyip yaptığım omlet, biri kardeşim geldiğinde hazırladığım müüüthiş kahvaltı, diğeri de bu 3 tur çamaşırdı.

Şimdi misal bu yazıyı yazarken bile içimden bir ses "Kalk kız, çamaşır yıka!" diyor. Hadi hayırlısı, sonumu hiç iyi görmüyorum.