Bir iki ay sonra 23 olacağım ama hâlâ 20 yaş dişiyle uğraşıyorum.
Dün geceden beri resmen canımı aldı insafsız diş. Üstündeki eti kesip atasım geliyor içimden ama işte tam emin olamıyorum, doğal hayata müdahale etmek doğru mu bilmiyorum. Öff.
Yemek de yiyemiyorum. Karnımın içinde senfoni orkestrası konser veriyor sanki.
Annemin yorumu ise tam anneme yakışır:
"Zeka yaşın gibi kemik yaşın da gerilerde."
Ayrıca sevdiğin insanla hafiften bozuşunca başına böyle şeyler gelir ya, gerçi Allah bilir bu sadece benim başıma geliyordur, buna da sinir oluyorum.
Alma aşkın ahını çıkar Allah deyu deyu.. Off..
Şimdiye kadar kırdığım insanların hepsinden özür diliyorum. Lan affedin beni çabuk, geçsin şu diş ağrısı. Birden 30 olayım. 20lerde kaldığım sürece bitmez bu diş çıkmalar.
O değil de düşününce,
-Ahaa, daha dişleri çıkmamış lan bunun, küçük bu be..!
Ağlamak istiyorum ama işte ağzımı kıpırdatmadan ağlayamam gibi geliyor.
Rüya görüyordum ne güzel, sonra birden rüyamda dişim ağrımaya başladı. Bir uyandım, malum, dişim gerçekten ağrıyor. O saatten beri de uyuyamıyorum.
Bahtsız pippi işte. Özeti bu.
Heh bir alarm eksikti. O da çalıyor tam oldu. Kalk giyin işin yoksa ya da varsa.