2 Eylül 2010

Doğum Hikayesi Dediğin Böyle Olur


Çocuğum olsun istemiyorum ama olur da hani bir gün öyle bir halt yersem, hiiiiç çalışmayacağım arkadaş, 9 ay büyüteceğim popomu. Annem hiperaktifi hiç durmadan çalışmış. Kaynanam beni sevsin diye didinmiş durmuş. Sevmiş mi, yoo, 26-27 yıldır daha sevdiğine dair bir bulguya rastlanmadı.
Bir keresinde eve yatılı misafir geliyor, hem de çocuklu. Annemin karnı burnunda, yine "Aaa bu karnım neden büyük acaba?" demeden çalışıyor, çocukla uğraşıyor, misafire hizmet ediyor. Sen misin bize hizmet eden diyen veledi zina da çıkıp annemin karnına yani bana uçan tekme savuruyor. Kendisi şu anda 29-30 yaşlarında olmalı. Senin ağzını yüzünü kıracağım, bir bulayım da. Kill bill listesi yaptım kendime. Kronolojik olarak gidersek ilk Bill sensin. Ama gördüğün gibi bana zarar veremedin. Öldüm de geldim ulan!! 
Annem bu tepiği yemiş evet ama ben şu an iyiyim, herkese buradan el sallıyorum. 
İşte annem harıl harıl haldır haldır çalıştığı için ben içeride boş durmamışım. "Lan bu dünya ne kötü bir yer, daha çıkmadan sopa yedik, bir de çıksak demek ki ohoo" diyerek hemen bir plan yapmışım. Beslenme kordonunu alıp kendimi ona dolamışım efendim. İntihar da diyebiliriz buna. Annem sancılanıp doğa beni annemin karnından atmaya karar verdiğinde ben içeride bununla uğraşıyordum işte. Ebem olan kadın, ki kendisi babamın da ebesiymiş, ebe kadın beni dışarı çıkarmaya çalıştıkça ben gelmem de gelmem, pışşşşııık diyerek kendimi asmışım annemin karnında. Planım da güzel işliyormuş aslında, kadın beni çekecek, o çektikçe kordon daha da dolanacak ve ben bu lanet dünyaya gelmek istemeyen anarşist bebek olacaktım. Yalnız hesap etmediğim şey ebenin fazla inatçı ve tecrübeli oluşuymuş. Saatler süren mücadelenin ardından nur topu gibi bir Vadaaaaa'sı olmuş annemin. Kordon boğazıma dolandığı için mosmormuşum çıktığımda. 
Korkudan beni çamaşır suyuna basmış olacaklar ki, şimdi de bembeyazım.
Bu da böyle bir anımdı işte.