12 Nisan 2009

İçten Ses Yine

Evdeydim yine başta.
Duramadım sonra.. Şu lanet bloga hayatımla ilgili olumsuz şeyler yazmayayım diyorum ama bazen oluyor engel olamıyorum kendime..
Bunu ayşema'nın miminde öğrenmiştim. O mimden sonra iki gün kendime gelemedim ben. Şimdi de annemin doğum günü için yazdığım, asla okumayacağı yazı.. Dayanamadım attım kendimi dışarı. Babamı aradım. Beni aldı, sigara aldı bana. Ormana gittik. Herkes sevgili zannetti bizi ama kimin umrunda. Aslında ağlamak istiyordum ama yapamadım. Sevgilimi düşündüm. Bütün olumsuzluklar üşüştü içime. Halbuki nasıl da özene bezene yeşertiyoruz her gün umudu ne bileyim işte, geçmiş bırakmıyor peşimi gelecekse gel demeye tenezzül etmiyor.
Annem mutlu olsun diye onun istediği bir şey yapmak istedim. Eve bırakın baba beni dedim. Eve geldim. Hadi şu sümüklü kızın nişanına gidelim. İstediğin gibi de giyineceğim söz. Oynarım da istersen dedim. Giyindik gittik. Şal al omzuna dedi. Aldım. Şuraya oturalım dedi. Oturdum.
Ben hayatımda her şey için mücadele ettim. Her şey için... Kırmızı oje sürmek için, bisiklete binmek için, okula müzik dinleyerek gitmek için.. Ve Tanrı diyor ki şimdi istediğin hayat bu mu, al o zaman mutlu olmak için çalışacaksın yine.. Sevdiğin insanla mutlu olabilmek için KPSS'yi aşmak zorunda kalmak ne demek biliyor mu MEB.? Benim yazlığım kışlığım yok, büyük dedemden kalan bir mirasım yok, benim hiçbir şeyim yok. Hiçbir işe yaramayan, karnımı doyurmaya yetmeyen yeteneklerim var. Ama bunları ölçme yetisi olmayan dandik bir sınava bağlı her şey.
Ben mutlu olmak istiyorum sadece. Artık hayatımın bir köşesinde mutlu olmak istiyorum. Ya da hiç istemediğim kadar çok istiyorum unufak olup gitmeyi. Yapamadığım zaman çekilirim ben. Ötesini bilmem. Ya hep ya hiç'lerden ibaret benim hayatım. Hep olmadığına göre hiç olacak.. Hiç olacak hayatım..
İsteklerim vardı hepsi birbirinden güzeldi başta. Şimdi..
Boşluk böyle bir şey.. Milli Eğitim Bakanının anlayamayacağı bir boşluk var içimde. Kimsenin bakamayacağı..
Eğer amaç psikolojimizin dayanıklılığını ölçmekse evet o zaman da kaybettim. Kaybettim.. İnancım kalmadı.
Ben biliyorum bunu ben seçtim. Her şeyin mücadelesini veririm, her şeyi kendim yapacağım, her şeyi kendim kazanacağım dedim.. Ama yoruldum artık.. Anlık bir şey belki. Yarın yine güleceğim.. Şimdiye faydası yok bunun.
Kaybetmekten korktuğum şeye daha hiç sahip olamadım belki de.
Çocukluğum.. Neşeli bir çocuktum aslında. TRT izlerdim. Türk Sanat Müziği konserleri dinlerdim. Kitap okurdum. Sonra büyüdüm. Büyüdüm.. Büyüdüm.. Sonra çocuk oldum.
Saçmalıyorsun diyecek şimdi o, hayır saçmalamıyorum ya da evet saçmalıyorum, sen aldırma bana. Ben hep saçmaladım..
Uyumalıyım şimdi sadece.

Hiç yorum yok: