Yıllık iznimi alır almaz ailemin yanına geldim. Aslında pek fazla seçeneğim yoktu. Güneylere inmek hakkımı geçtiğimiz yaz kullandığım için bu yazı ailemin yanında geçirmem gerekiyordu.
Babaannem, geçtiğimiz yıl yüz felci geçirmişti. Şimdi iyi görünüyor, yüzü. Sık sık düştüğü için baston kullanıyor artık. Beni özlemiş tabii, geldiğimden beri "Güzel kızım, çok özledim." deyip sarılıyor. Ayrıldığımız günleri hatırlayacak olursak, enteresan tabii bu durum. Bakalım, ben dönene kadar istikrarla beni sevmeye devam edecek mi, ben onu çok seviyorum her şeye rağmen.
Annemi, babamı o kadar özlemiştim ki.. Sırf yıllardır sarılacak kimsem olmadığı için... Deli gibi sarıldım, hatta evin önündeki yolu bavullarımla yürürken neredeyse ağlayacaktım. Neredeyse diyorum çünkü uzun zamandır ağlayamıyorum. Bir türlü akmıyor gözyaşlarım. Geçenlerde açtım müziği, uygun ortam hazırladım, yediğim kazıkları düşündüm, ağlamaya çalıştım. Ağlayamıyorum arkadaş, görseniz perişan oldum ağlamak için. Sonra da koy götüne deyip uyudum, napiim.
Benim KPSS meraklısı komşularımda değişen bir şey yok. Bu sefer benim verecek cevabım var en azından. Mesleğimi söyleyip öğretmenlikten daha iyi şartlarımın olduğunu söylüyorum, öyle olmasa bile :) Bıktım arkadaş, daha bugün bile "Öğretmenler iyi kazanıyor, benim kızım arabasını aldı." dedi adamın biri. Hoca da durur mu yapıştırmış cevabı: "İki maaşla yine bir şeyler oluyordur tabii." Cücük beyinli miyim olum ben, işim gücüm olmadan, götümü toparlamadan evleneyim, işe yaramaz birinin sorumluluğunu alayım.
Yoga yapıyorum, bisiklete biniyorum, arada ona buna sarılıyorum. Güzel her şey.
4 yorum:
aaaaaaah benim istanbullu haşmetim! kıyma kendine, hayat küçük şehirlerde ;)
polly, ben pek bir nanesini yaşayamıyorum. Asosyallik devam ediyor. Gezi bahanesiyle baya sokağa çıktım da, sonra yine tırım tırım ev iş ev iş :D
arada gitmek gerekiyor uzaklara tabi uzun zamandır görmüyorsan aile yanı da iyidir:)
rahat yazar, pek seçeneğim yoktu :)
Yorum Gönder