7 Kasım 2008

Red Kit


İlk aşkım bu yağuşukluydu işte. 

Kendileri sigarasıyla, çizmeleriyle, zayıf incecik bedeniyle, gölgesinden hızlı oluşuyla, kendi kendine söylediği şarkısıyla, şehri terk edişiyle, sorunları hemencecik çözüşüyle, hiçbir kıza gerçekten bağlanmayıp beni beklemesiyle, hayvan sevgisiyle, giyim tarzıyla, karizmasıyla, ses tonuyla ve daha bir sürü şeyle beni benden almış erkektir. Beğendiğim ilk erkektir aynı zamanda. Zaten o zamanlar fazla seçeneğim de yoktu ya olsun. Bugs Bunny'i vurmaya çalışan adamcağız, Daltonlardan biri, Heidi'nin Peter'i.. yani görüldüğü üzere seçenek darlığı vardı. Neyse..

Okula başladığımda Luke gibi erkekler bulacağımın hayallerini kurmuştum.
Ama olmadı, hiçbiri onun yerini tutamazdı en azından altına yapmıyordu Luke.
Yani Red Kit'e sahip olamamanın acısı ondan sonraki hayatımı da olumsuz şekilde etkiledi. Hiçbir erkek beklentilerimi karşılayamadı Red Kit aşkım yüzünden.

Boyu da uzundu.. Ayy canım..

Şehri kurtardığında ödülü almadan şehri terk etmesi ise aşkımı depreştirirdi her seferinde.
Bir de böyle bu kadar güçlü adam, tek başına şarkı söyleye söyleye güneşin battığı noktaya doğru ilerler ya.. Hasta olurum..
Beni yak, kendini yak, her şeyi yak.

Nota: Ayrıca lütfen Red Kit'le Ped Kit diye dalga geçilmesin. Çok bozuluyorum.

Hiç yorum yok: