5 Ocak 2010

Seviyorum


Şimdi uyuyorsun yanı başımda, nefesini biliyorum; o nefes benim.

Kelimeler neden yetmiyor, bana bir de.. Son iki saattir hiç susmadan çocukluk anılarını anlatan ben şimdi susup kaldım. Şuraya iki satır yazamıyorum öyle mi? Ama sen anlarsın, bilirsin..

Gloom, kimse beni senin gibi sevmedi, sevemedi.
Ben salağım, çocukken bana yapılan bütün kötülükleri özene bezene unuttum ben. Herkesi salak salak bastım bağrıma. Herkes düzeldi şu bir sene içinde. Her şey güllük gülistanlık, olan bana oldu işte. Bir de benimle uğraşmak zorunda olan sana.. Hadi bu benim kaderim diyelim, senin suçun neydi acaba?

Ben iyi bir insan olmaya çalıştım, iyi bir sevgili olmak için de elimden geleni yaptım sana karşı. Hak ettiğin güzellikler benim sana sunduklarımdan çok daha fazlası bu kesin ama çalışıyorum daha da güzelleştirmek için hayatını, daha da kolaylaştırmak için çalışıyorum. Bir sürü insan tanıdım, senin kadar duru, senin kadar iyi yürekli, düşünceli, sabırlı kimseyi görmedim ben.

Hissettiğim her şeyi şuraya dökebilmeyi çok istiyorum şu an ama sanırım mümkün olmayacak bu, anlatamıyorum kelimelerle.

Ceki Çen desem sana mesela, sen anlasan sevgilim?

Ne güzel sevdik birbirimizi, ne güzel.. Ne kadar duru ne kadar temiz sevdik.. Usul usul ama birden sevdik..

Neyi neden yaptığımı bilen, nefesimden halimi anlayan birinin varlığı... Hayaldi sevgilim bu hayal.. Sen gerçekleştirdin.

Ağlamadan kesiyorum bunu merak etme..

Kurban olurum senin sakalına ben, yaaavrum benim, aslanım koçum hey maşşallah evimin direği gözümün bebeği çocuğumun babası ciğerim dalağım böbreğim her şeyim..
Lan sevgilim, 14 aydır birlikteyiz ama 3 sene gördük seninle ne şanslıyız biz, valla 2008, 2009 ve şimdi 2010 ohooo dahası da olacak, kolayca kurtulabileceğini sanıyorsan aldanıyorsun bebeğim. Gaşına gözüne gurban olduğum yigidim..! 
Seni seviyorum ve bu değişmeyecek.!!
Söz lan aha alnıma da yazıyorum şimdi "for Gloom" diye, nasılım?

 Beni sev, beni sev, daha da sev.. Büyüt, okşa, doyur, gezdir, salıncakta salla.. Uçurtma yapmayı öğret bana, uçuralım öyle tepelerden tepelere, evlerin zillerine basıp kaçmayı, ya paranı ya canını demeyi yok ya dur bi'tanem o öyle değildi trick or treat olacaktı o, öhöm neyse.. İşte böyle aşkım, benim kuzenim kaydırağa sıkışmıştı biliyor musun? Böyle yuvarlak sarı kaydıraklar var ya, salak sen git ona sıkış.. E şişmandı yani oraya girmeye çalışması hata.. Kapalı kalma korkum yüzünden ben denemedim bile. Neyse iştee öyle bir şeyler..

Çok seviyorum seni.

Hiç yorum yok: