19 Nisan 2010

Öğrenilmiş Çaresizlik


Bendeniz ortaokul öğrencisiyken bir kitapta okumuştum. Daha sonra farklı kaynaklarda da benzer hikayelere rastladım. Çoğumuz biliyoruz güya da ben pek emin değilim gerçekten bilindiğinden. Öğrenilmiş Çaresizlik diye bir şey var. Tanımı alıntılayım:
"Öğrenilmiş çaresizlik, organizmanın davranışlarıyla olumsuz bir sonucu kontrol edemeyeceğini öğrenmesinden sonra, davranışlarıyla olumsuz sonucu ortadan kaldırabileceği durumlarda gereken çabayı gösterememesidir."
Bu terim anlatılırken genelde, yük taşımaları için "eğitilen" filler örneği verilir. 
Fil henüz yavruyken alınır getirilir, bir direğe ya da ağaca zincirlenir. Fil kaçmaya çalışır,  farklı yollar dener ama bir türlü zinciri kırıp kaçamaz çünkü yavru olduğu için buna gücü yetmez. Bir süre sonra yorulur ve anlar ki, ne zinciri kırabiliyor ne de direği yerinden sökebiliyor. Fil büyür bu halde. Artık güçlüdür, istediği zaman zinciri kırabilir, direği yerinden sökebilir ama gel gör ki "Ben yapamıyorum" düşüncesi filimizi esir aldığı için, bunu denemez bile. 

Bu örneği şöyle genişleteceğim.
Bir toplum var, ne zaman ayaklansa, düzene ne zaman baş kaldırmaya kalksa bin bir türlü eziyete maruz kalıyor. Okuyor, öğreniyor, soruyor karşılığında kitapları yakılıyor. Çalışıyor, didiniyor, emek veriyor hakkı yendiğinde hakkını istiyor karşılığında işine son veriliyor. Meydanlara çıkıyor, bağırıyor, anlatmaya çalışıyor karşılığında önce meydanda sonra karakollarda işkence görüyor. Her defasında anasından emdiği süt burnundan getiriliyor. 

Ve sonunda susuyor.
Tamam, he, olur, bittabi, neden olmasın, olsun varsın, aman bana ne, boş ver sana ne..
Hiçbir şeye karışmaz hale geliyor. Nasılsa bir şey değişmiyor, nasılsa elden bir şey gelmiyor.. 
Kendi kendine bileğindeki zincirden şikayet edip duruyor ama bir deneyeyim bakalım zincirden daha güçlü müyüm, bakalım bundan kurtulabilecek miyim diyemiyor.

Bilmem anlatabildim mi?

PH, Enerji İçeceği Aldı. (Havalı Olsun) Burn Energy Drink


Kendimden böyle önemli biriymişim gibi bahsetmek hoşuma gitmedi de değil hani, sankim flaşlar patlarcasına elimde Burn tutuyorum öyle..
öhöm neyse

Burn'ü cümle içinde kullanalım hemen:
"Ben bugün Burn aldım."

Evet cidden aldım hayatımda ilk kez eneji içeceği aldım. Aslında daha önce bir kere içmiştim ama ilk gözde olduğu zamanlardaydı yıllar evvel. 

Sırf ders çalışmak için aldım ama bakkal amca sanki gerdeğe girecekmişim gibi manalı manalı gülümsedi. Üç tane aldığım için olabilir tabii. Sokağa çıkmayı sevmediğim için tek seferde alayım dedim ama anlatamazsın işte, bakkal amca bu illa olaya magazinel bir boyut katıp gününü kurtaracak.
Tadı çok süper değil ama idare eder.

Burdan, Yemekteyiz'e katılan herkese çok teşekkür ediyorum, emeği geçen, geçmeyen, kalan, duran falan filan.

Saygılar..

ton: enerjileneceğimi sanmıyorum ama olur da enerjilendirebildiklerinden olursam buradan başlarız meksika dalgasına.
Siz bizim enerjilendirebildiklerimizden misiniz enerjilendiremediklerimizden misiniz?

PH FM- Gönül Akkor- İçiyorsam Sebebi Var


Gönül Akkor'a uzun ömür diliyorum efenim.. Hâlâ onun sesiyle efkarlanıyoruz geceleri. Buyrun: